Dünya’nın Kavrayışının Ötesinde Meteorların Kozmik Balesine Bir Bakış

Meteoritler, Güneş’in yörüngesinde dönen ufak kaya ve metal parçalarıdır. Boyutları bir kum tanesinden ufak bir otomobile kadar değişmiş olur. Bir çok meteorit, Mars ve Jüpiter içinde bulunan asteroit kuşağında bulunur. Sadece birtakım meteoritler kuyruklu yıldızlardan da gelir. Bir meteoroid Dünya atmosferine girdiğinde, sürtünme sebebiyle ısınmaya adım atar. Bu, meteoroidin parlamasına ve gökyüzünde bir fer çizgisi oluşturmasına yol açar. Bu fer çizgisine meteor denir. Bir çok meteor atmosferde tamamen yanar. Sadece birtakım meteorlar atmosferdeki yolculuğu atlatıp yere ulaşacak kadar büyüktür. Bu meteorlara meteorit denir. Meteorlar ve meteoritler güneş sistemimizin büyüleyici bir parçasıdır. Bizlere güneş sisteminin erken evveliyatına dair bir bakış sağlarlar. Ek olarak Dünya’nın uzaydan gelen etkilere karşı bağışık olmadığını da hatırlatır. Meteoroid Çeşitleri Meteoroidler iki ana türe ayrılabilir: kondrit ve akondrit. Kondrit, en yaygın meteoroid türüdür. Kondrul adında olan ufak, yuvarlak tanelerden oluşurlar. Kondrul’ların erken güneş sisteminde oluştuğu düşünülmektedir. Akondritler kondritlerden daha azca yaygındır. Erimiş ve tekrar kristalleşmiş kayadan oluşurlar. […]

Dünya’nın Kavrayışının Ötesinde Meteorların Kozmik Balesine Bir Bakış

Dünya'nın Kavrayışının Ötesinde: Meteorların Kozmik Balesine Bir Bakış

Meteoritler, Güneş’in yörüngesinde dönen ufak kaya ve metal parçalarıdır. Boyutları bir kum tanesinden ufak bir otomobile kadar değişmiş olur. Bir çok meteorit, Mars ve Jüpiter içinde bulunan asteroit kuşağında bulunur. Sadece birtakım meteoritler kuyruklu yıldızlardan da gelir.

Bir meteoroid Dünya atmosferine girdiğinde, sürtünme sebebiyle ısınmaya adım atar. Bu, meteoroidin parlamasına ve gökyüzünde bir fer çizgisi oluşturmasına yol açar. Bu fer çizgisine meteor denir.

Bir çok meteor atmosferde tamamen yanar. Sadece birtakım meteorlar atmosferdeki yolculuğu atlatıp yere ulaşacak kadar büyüktür. Bu meteorlara meteorit denir.

Meteorlar ve meteoritler güneş sistemimizin büyüleyici bir parçasıdır. Bizlere güneş sisteminin erken evveliyatına dair bir bakış sağlarlar. Ek olarak Dünya’nın uzaydan gelen etkilere karşı bağışık olmadığını da hatırlatır.

Meteoroid Çeşitleri

Meteoroidler iki ana türe ayrılabilir: kondrit ve akondrit. Kondrit, en yaygın meteoroid türüdür. Kondrul adında olan ufak, yuvarlak tanelerden oluşurlar. Kondrul’ların erken güneş sisteminde oluştuğu düşünülmektedir. Akondritler kondritlerden daha azca yaygındır. Erimiş ve tekrar kristalleşmiş kayadan oluşurlar. Akondritlerin, çarpmalar kararı yok olan asteroitlerin çekirdeklerinden oluştuğu düşünülmektedir.

Meteoroid Yağmuru

Meteor yağmurları, Dünya bir meteoroid bulutunun içerisinden geçtiğinde meydana gelir. Bir meteoroid Dünya’nın atmosferine girdiğinde ısınmaya adım atar ve gökyüzünde bir fer çizgisi üretir. Bu fer çizgisine meteor denir.

En meşhur meteor yağmuru Perseid meteor yağmurudur. Perseid meteor yağmuru her sene Ağustos ayında gerçekleşir. Perseid meteor yağmuru, Dünya’nın Swift-Tuttle kuyruklu yıldızının geride bıraktığı enkazın içerisinden geçmesiyle kaynaklanır.

Meteoroid Çarpması

Bir meteoroid Dünya’ya çarptığında muhtelif etkilere niçin olabilir. Çarpma kraterinin boyutu meteoroidin boyutuna bağlıdır. Minik meteoroidler ufak çarpma kraterleri oluşturabilir. Büyük meteoroidler büyük çarpma kraterleri oluşturabilir. Büyük bir meteoroidin çarpması ek olarak bir tsunamiye, orman yangınına yahut volkanik bir patlamaya niçin olabilir.

Dünya’da malum en büyük çarpma krateri Chicxulub krateridir. Chicxulub krateri, Meksika’nın Yucatan Yarımadası’nda yer alır. Chicxulub krateri, ortalama 6 mil (10 kilometre) kalınlığında olduğu kabul edilen bir asteroitin çarpmasıyla oluşmuştur. Chicxulub kraterini gerçekleştiren asteroitin çarpmasının dinozorların neslinin tükenmesine niçin olduğu düşünülmektedir.

Tunguska Vakası

Tunguska vakası, 1908’de Sibirya’da gerçekleştirilen büyük bir patlamaydı. Tunguska vakasının bir meteoroid yahut kuyrukluyıldızın çarpması kararı meydana geldiği düşünülüyor. Tunguska vakasının patlaması ortalama 800 mil karelik (2.000 kilometrekare) bir ormanlık alanı dümdüz etti.

Çelyabinsk Vakası

Çelyabinsk vakası, 2013 senesinde Rusya’da gerçekleştirilen büyük bir meteoroid çarpmasıydı. Çelyabinsk vakası, ortalama 66 fit (20 metre) genişliğindeki bir meteoroidin çarpması kararı meydana geldi. Çelyabinsk vakasının çarpması, Çelyabinsk şehrinde yaygın hasara yol açtı.

Meteoroid Tehdidi

Meteoritler Dünya için potansiyel bir tehdit oluşturur. Büyük meteorlar Dünya’ya çarpabilir ve mühim hasara yol açabilir. Büyük bir meteorun çarpması tsunamiye, orman yangınına yahut volkanik patlamaya niçin olabilir. Büyük bir meteorun çarpması ek olarak bir türün yahut hatta insanlığın yok bulunmasına niçin olabilir.

İlginizi Çekebilir:  Astro-Odyssey Güneş Sistemimizin Harikalarına Bir YolculukEv yıldız sistemimizi oluşturan gezegenlere, uydulara ve diğer gök cisimlerine derinlemesine bir bakış.

Kendinizi Meteoroidlerden Iyi mi Korursunuz?

Kendinizi meteoroidlerin tehdidinden tamamen korumanın bir yolu yoktur. Sadece, bir meteoroidin çarpması kararı faydalanma yahut ölme riskinizi azaltmak için yapabileceğiniz birtakım şeyler vardır.

Hususiyet meteor Meteor Yağmuru Dünyaya Yakın Nesne Feza Enkazı Kozmik Toz
Tarif Uzaydan Dünya’ya düşen ufak bir kaya yahut metal parçası Gökyüzünde ortak bir noktadan yayılıyormuş şeklinde gözüken bir öbek meteoroid Güneş’in çevresinde dönen ve Dünya’ya yaklaşan bir cisim Dünya yörüngesinde bulunan ve naturel uydu olmayan nesneler Uzayda bulunan ufak toz ve gaz parçacıkları
Kompozisyon Kaya, metal yahut buz Kaya, metal yahut buz Kaya, metal yahut buz Metal, plastik yahut öteki malzemeler Toz, gaz yahut öteki parçacıklar
Kökeni Kuyrukluyıldızlar, asteroitler yahut uzaydaki öteki nesneler Kuyrukluyıldızlar, asteroitler yahut uzaydaki öteki nesneler Kuyrukluyıldızlar, asteroitler yahut uzaydaki öteki nesneler İnsan yapımı nesneler Kuyrukluyıldızlar, asteroitler yahut uzaydaki öteki nesneler
Ebat Bir kum tanesinden büyük bir kayaya kadar değişebilir Birkaç meteoroidden milyonlarca meteoroide kadar değişebilir Birkaç metreden birkaç yüz kilometreye kadar değişebilir Birkaç santimetreden birkaç metreye kadar değişebilir Birkaç nanometreden birkaç mikrometreye kadar değişebilir
Hız Saniyede 72 kilometreye kadar hıza ulaşabiliyor Saniyede 72 kilometreye kadar hıza ulaşabiliyor Saniyede 72 kilometreye kadar hıza ulaşabiliyor Saniyede 72 kilometreye kadar hıza ulaşabiliyor Saniyede 72 kilometreye kadar hıza ulaşabiliyor

II. Meteoroid Çeşitleri

Meteoroidler yapılarına nazaran üç ana türe ayrılır: taşlı, metalik ve karbonlu.

Taşlı meteoroidler, olivin ve piroksen şeklinde silikat minerallerinden kaynaklanır. Bunlar en yaygın meteoroid türüdür ve bütün meteoroidlerin ortalama %85’ini oluşturur.

Metalik meteoroidler demir ve nikelden kaynaklanır. Taşlı meteoroidlerden daha azca yaygındırlar ve bütün meteoroidlerin ortalama %15’ini oluştururlar.

Karbonlu meteoroidler karbon, hidrojen, oksijen ve nitrojenden kaynaklanır. Bunlar minimum yaygın meteoroid türüdür ve bütün meteoroidlerin ortalama %0,5’ini oluşturur.

Meteoroidler boyutlarına nazaran de sınıflandırılabilir. Çapı 1 milimetreden ufak olan ufak meteoroidlere mikrometeoroidler denir. Çapı 1 milimetre ile 1 metre içinde olan orta büyüklükteki meteoroidlere meteoroidler denir. Çapı 1 metreden büyük olan büyük meteoroidlere asteroitler denir.

III. Meteoroid Çeşitleri

Meteoritler üç ana türe ayrılır:

  • Taşlar (kondritler olarak da bilinir) en yaygın meteoroid türüdür. Olivin ve piroksen şeklinde silikat minerallerinden oluşurlar.
  • Demirler sıklıkla demir ve nikelden kaynaklanır. Taşlardan daha azca yaygındırlar sadece çoğu zaman daha büyüktürler.
  • Taş-demirler, taş ve demirlerin bir karışımıdır. Bunlar en ender meteoroid türüdür.

Meteoritler boyutlarına nazaran de sınıflandırılabilir.

  • Mikrometeoroidler çapları 1 milimetreden küçüktür.
  • Çapları 1 milimetre ile 1 metre içinde olan meteorlara meteoroid denir.
  • Meteoritler, atmosferden geçerek Dünya’ya düşen meteoroidlerdir.

II. Meteoroid Çeşitleri

Meteoritler üç ana türe ayrılır:

  • Taşlar (taşlı meteoroidler olarak da bilinir): Bunlar olivin ve piroksen şeklinde silikat minerallerinden kaynaklanır. Bunlar en yaygın meteoroid türüdür ve bütün meteoroidlerin ortalama %95’ini oluşturur.
  • Demirler (metalik meteoroidler olarak da adlandırılır): Bunlar demir ve nikelden kaynaklanır. Bütün meteoroidlerin ortalama %4’ünü oluştururlar.
  • Taş-demirler (siderolitler olarak da adlandırılır): Bunlar taş ve demirlerin bir karışımıdır. Bütün meteoroidlerin ortalama %1’ini oluştururlar.

Bu üç ana türe ayrıca, aşağıdakiler de dahil olmak suretiyle bir takım başka meteoroid türü de vardır:

  • Karbonlu kondrit: Bunlar silikat mineralleri, demir ve karbon karışımından kaynaklanır. Bunlar en eski ve en ilkel meteoroid türüdür.
  • Akondritler: Bunlar, ısınma sebebiyle uçucu maddelerini (su ve karbondioksit şeklinde) yitirmiş meteoroidlerdir. Asteroitlerin iç kısımlarından oluştukları düşünülmektedir.
  • Meteoritler: Bunlar atmosferden geçerek Dünya’ya düşen meteoroidlerdir.
İlginizi Çekebilir:  Ağırlıksız Harikalar Sıfır Yerçekiminde Yaşamanın Özgürlüğü

Değişik meteor tipleri, bileşimlerine, yapılarına ve görünümlerine nazaran ayırt edilebilir.

Tunguska Vakası

Tunguska Vakası, 30 Haziran 1908’de Rusya’nın Sibirya bölgesinde gerçekleştirilen büyük bir patlamaydı. Patlamanın, Hiroşima’ya atılan atom bombasının gücünün ortalama 1.000 katı olan megatonlarca TNT enerjisi açığa çıkardığı tahmin ediliyor. Patlama, ortalama 800 kilometrekarelik (310 mil kare) bir ormanlık alanı dümdüz etti ve Londra kadar uzaklardan duyuldu.

Tunguska Vakası’nın sebebi hala tartışılıyor, sadece en ihtimaller içinde izahat büyük bir asteroit yahut kuyruklu yıldızın çarpmasıyla meydana geldiğidir. Nesnenin ortalama 60 metre (200 fit) çapında olduğu ve yerden ortalama 5 ila 10 kilometre (3 ila 6 mil) yukarıda patladığı düşünülüyor.

Tunguska Vakası, Dünya’nın uzaydan gelen nesneler tarafınca devamlı olarak bombalandığının bir hatırlatıcısıdır. Bu nesnelerin bir çok ufak olsa ve tehdit oluşturmasa da, daha büyük bir nesnenin Dünya’ya çarpıp yaygın hasara yol açma olasılığı devamlı vardır.

VI. Meteoroid Çarpması

Bir meteoroid Dünya atmosferine girdiğinde, havanın niçin olduğu sürtünme sebebiyle yanmaya adım atar. Bu, meteoroidin parlamasına ve gökyüzünde meteor olarak malum bir fer çizgisi üretmesine yol açar. Şayet meteoroid yeterince büyükse, atmosferde tamamen yanmayabilir ve Dünya yüzeyine çarpabilir. Bu çarpmalar mühim hasara niçin olabilir ve yaygın yıkıma niçin olduğu tanınmaktadır.

1908 Tunguska Vakası, tarihin en meşhur meteor çarpmalarından biridir. Bu vakada, ortalama metre çapında olduğu tahmin edilen bir meteoroid, Sibirya üstündeki atmosferde patlayarak 2.000 kilometrekarelik bir alanda ağaçları dümdüz eden büyük bir patlamaya niçin oldu. 2013 Çelyabinsk Vakası da bir öteki mühim meteor çarpmasıydı. Bu vakada, ortalama 20 metre çapında bir meteoroid, Rusya’nın Çelyabinsk şehri üstündeki atmosferde patlayarak 1.600’den fazla kişiyi yaraladı ve binalarda mühim hasara yol açtı.

Meteor çarpmaları nispeten ender olsa da Dünya üstünde yıkıcı bir etkiye haiz olabilirler. Meteorların oluşturduğu potansiyel risklerin bilincinde olmak ve kendimizi onlardan korumak için adımlar atmak önemlidir.

VII. Meteoroid Tehlikesi

Meteoritler Dünya için birçok yönden tehdit oluşturur. Dünya’nın yüzeyine çarparak mülke ve altyapıya zarar verebilirler. Ek olarak Dünya’nın atmosferine girip patlayabilir, ses patlaması yaratabilir ve bir yıkıntı bulutu bırakabilirler. Bu yıkıntı uçaklar ve feza araçları için vehamet oluşturabilir.

Bir meteoroidin çarpma riski nispeten düşüktür. Sadece yakın tarihte bir takım mühim çarpma meydana gelmiştir. 2013’te bir meteoroid Rusya’nın Çelyabinsk şehrinin üstünde patlayarak yaygın hasara yol açmıştır. 2024’te bir meteoroid Ay’a çarparak yeni bir krater oluşturmuştur.

Bir meteor çarpması riskini azaltmanın birçok yolu vardır. Bunlardan biri gökyüzünü Dünya’ya yakın nesneler (NEO’lar) açısından izlemektir. NEO’lar Güneş’in çevresinde dönen ve Dünya’nın tanıdığından geçen asteroitler ve kuyrukluyıldızlardır. Bilim adamları devamlı olarak NEO’ları takip ediyor ve potansiyel tehdit oluşturanları belirliyor. Bir NEO tehdit olarak tanımlanırsa, muhtelif yöntemler kullanılarak onu saptırmak olası olabilir.

Meteoroid çarpmalarının tehdidi ciddi bir tehdittir, sadece yönetilebilir bir tehdittir. Gökyüzünü NEO’lar için izleyerek ve onları saptırmak için yollar geliştirerek, Dünya’yı bu tehlikeli nesnelerden korumaya destek olabiliriz.

İlginizi Çekebilir:  Gezegensel Öncüler Uzay Araştırmalarında Cesaretli Yeni Bir Dönem

Kendinizi Meteoroidlerden Iyi mi Korursunuz?

Kendinizi meteorlardan korumanın emin bir yolu yoktur, sadece bir meteor çarpması kararı faydalanma yahut ölme riskinizi azaltmak için yapabileceğiniz birkaç şey vardır.

Ilk olarak risklerin bilincinde olun. Meteorların uzak yerlere çarpma olasılığı daha yüksektir, bundan dolayı kırsal bir alanda yaşıyorsanız, şehirde yaşıyor olmanıza nazaran bir meteor tarafınca etkilenme riskiniz daha yüksektir.

İkincisi, hazırlıklı olun. Size doğru gelen bir meteoroid görürseniz, bir bina yahut ağaç şeklinde sağlam bir şeyin arkasına saklanın.

Üçüncüsü, bilinçli kalınca. ABD Birleşik Devletleri hükümeti, Dünya yörüngesine 1,3 astronomik ünite (AU) mesafede bulunan asteroitler ve kuyrukluyıldızlar olan Dünya’ya yakın nesneleri (NEO’lar) takip eder. Son olarak NEO’lar ile alakalı informasyon sahibi olmak için NASA’nın Dünya’ya Yakın Nesne Emekleri Merkezi’nden (CNEOS) e-posta ikazlarına kaydolabilirsiniz.

En son, meteoroid çarpmalarının nadir bulunan bir vaka bulunduğunu ihmal etmeyin. Bir meteoroid tarafınca öldürülme ihtimali ortalama 1.600.000’de 1’dir. Bu yüzden risklerin bilincinde olmak mühim olsa da, meteoroid çarpmalarından korkarak yaşamamalısınız.

IX. Meteoroid Araştırmalarının Geleceği

Meteoroid araştırmalarının geleceği parlak. Feza teleskopları ve yüksek süratli bilgisayarlar şeklinde yeni teknolojilerin ortaya çıkmasıyla bilim adamları meteoroidler ile alakalı her zamankinden daha çok şey öğrenebiliyor. Bu inceleme birkaç nedenden ötürü mühim. Birincisi, güneş sistemimizin tarihini daha iyi anlamamıza destek oluyor. İkincisi, Dünya’yı meteoroid darbelerinden korumamıza destek oluyor. Üçüncüsü, uzayı keşfetmek için kullanılabilecek yeni teknolojiler geliştirmemize destek oluyor.

Meteoroid araştırmalarının en mühim alanlarından biri, Dünya’ya düşen meteoroid darbelerinin incelenmesidir. Bilim adamları bu darbeleri inceleyerek, meteoroid darbelerinin sıklığı ve sertliği ve Dünya’nın bunlardan iyi mi korunacağı ile alakalı daha çok informasyon edinebilirler. Son yıllarda, 2013’teki Çelyabinsk meteoru ve 1908’deki Tunguska vakası da dahil olmak suretiyle Dünya’ya bir takım büyük meteoroid darbesi oldu. Bu darbeler, daha iyi meteoroid darbe tahmini ve azaltma stratejilerine olan ihtiyacı altını çizdi.

Meteoroid araştırmalarının bir öteki mühim alanı da meteoroid bileşiminin incelenmesidir. Bilim adamları meteoroidlerin bileşimini inceleyerek güneş sistemimizin zamanı ile alakalı daha çok informasyon edinebilirler. Meteoroidler kaya, buz ve metaller de dahil olmak suretiyle muhtelif malzemelerden kaynaklanır. Bir meteoroidin bileşimi bizlere kökeni ve uzaydaki yolculuğundan iyi mi etkilendiği ile alakalı informasyon verebilir.

Meteoroid araştırmalarının geleceği ümit verici. Yeni teknolojilerin devamlı geliştirilmesiyle bilim adamları meteoroidler ile alakalı her zamankinden daha çok şey öğrenebilecekler. Bu inceleme, güneş sistemimizi daha iyi anlamamıza, Dünya’yı meteoroid darbelerinden korumamıza ve feza keşfi için yeni teknolojiler geliştirmemize destek olacak.

S: Meteoroid nelerdir?

A: Meteoroid, Güneş’in yörüngesinde dönen ufak bir kaya yahut metal parçasıdır.

S: Meteoroidlerin değişik türleri nedir?

A: Üç ana meteor türü vardır: asteroitler, kuyrukluyıldızlar ve toz parçacıkları.

S: Meteoroidler Dünya’yı iyi mi etkisinde bırakır?

A: Bir meteoroid Dünya atmosferine girdiğinde sürtünmeden ötürü ısınır ve parlar. Bu parlayan nesneye meteor denir. Bir meteoroid atmosferden geçerken hayatta kalırsa ve yere çarparsa buna meteorit denir.

Emre Zeybek, finans ve yatırım alanında geniş bir bilgiye sahip, deneyimli bir girişimcidir. Yatırım dünyasında kazandığı tecrübeleri, daha geniş bir kitleye ulaştırmak amacıyla parafinansyatirim.com blogunu kurmuştur. Emre Zeybek, blogunda okuyucularına finansal okuryazarlık, yatırım stratejileri ve piyasa analizleri konusunda rehberlik etmeyi amaçlamaktadır.

  • Toplam 166 Yazı
  • Toplam 0 Yorum
Benzer Yazılar

Pulsar Düşünceleri Yoğun Astrofizik Ritimlerin Ritmlerine Dalmak

Uzay 3 gün önce

İçindekilerPulsarlar nedir?III. Pulsarlar iyi mi doğar?IV. Pulsarların değişik türleri nedir?V. Pulsarlar radyasyonu iyi mi yayarlar?II. Pulsarlar nedir?VII. Pulsarların kullanımlarıPopüler kültürde pulsarlarIX. Pulsar araştırmalarının geleceği Pulsar Düşünceleri: Yoğun Astrofizik Ritimlerin Ritmlerine Dalmak Pulsarlar, radyo dalgaları yürüyerek bir nötron yıldızı türüdür ve çoğunlukla evrenin yapısını incelemek için kullanılırlar. Pulsarlar nedir? Pulsarlar iyi mi doğar? Pulsarların değişik türleri nedir? Pulsarlar radyasyonu iyi mi yayarlar? Pulsarlar iyi mi tespit edilir? Pulsarların kullanımları Popüler kültürde pulsarlar Pulsar araştırmalarının geleceği Sual Yanıt Antet Yanıt Pulsar Radyo dalgaları yürüyerek bir nötron yıldızı türü Astrofizik Evrenin fizyolojik özelliklerinin incelenmesi Astronomi Gök cisimlerinin incelenmesi Ritim Bir desenin tertipli tekrarı Vurmak Kuvvetli, tertipli bir nabız Pulsarlar nedir? Pulsarlar, radyo dalgaları yürüyerek bir nötron yıldızı türüdür. Bunlar, büyük bir yıldızın bir süpernovada patlamasıyla doğar. Yıldızın çekirdeği kendi yerçekimi altında çöker ve ortaya çıkan nötron yıldızı oldukca süratli basar. Bu dönüş, nötron yıldızının radyo teleskopları tarafınca tespit edilebilen radyo dalgaları yaymasına yol […]

Yörüngesel Kuvvetler Yerçekimi Dinamiklerine Daha Yakından Bir Bakış

Uzay 3 hafta önce

İçindekilerII. Mahrek DinamikleriIII. Yerçekimi DinamikleriIV. Yörüngesel HareketV. Kepler’in Gezegen Hareketi YasalarıVI. Newton’un Evrensel Çekim YasasıVII. Uyduların HareketiGezegenlerin HareketiIX. Kuyrukluyıldızların Hareketi Yörüngesel Kuvvetler: Yerçekimi Dinamiklerini Kestirmek Yörüngesel kuvvetler, nesnelerin birbirleri çevresinde dönmesine yol açan kuvvetlerdir. Bu kuvvetler çoğu zaman nesneler arasındaki kütle çekim kuvvetinden doğar. İki nesne arasındaki kütle çekim kuvvetinin gücü, nesnelerin kütlesine ve aralarındaki mesafeye bağlıdır. Nesneler ne kadar büyükse ve birbirlerine ne kadar yakınlarsa, kütle çekim kuvveti o denli kuvvetli olacaktır. Bir nesne başka bir nesnenin yörüngesindeyken, devamlı olarak o nesneye doğru düşer. Sadece, nesne bununla beraber öteki nesneye düşmesini engelleyecek kadar bir hızda yanlara doğru hareket eder. Bu, Kepler’in ikinci gezegen hareketi yasası olarak bilinir. Yörüngedeki nesnelerin hareketi Newton’un evrensel çekim yasası tarafınca yönetilir. Bu yasa, iki nesne arasındaki çekim kuvvetinin kütlelerinin çarpımıyla doğru orantılı ve aralarındaki mesafenin karesiyle ters orantılı bulunduğunu belirtir. Uyduların, gezegenlerin ve kuyruklu yıldızların hareketinin hepsi mahrek dinamikleri yasalarıyla açıklanabilir. Bu yasalar, bu […]

Yıldızlı Yolculuk Uzayın Keşfedilmemiş Topraklarına Bir Gezgin Rehberi

Uzay 1 ay önce

İçindekilerI. Feza SeyahatiIII. Feza Seyahatinin TeknolojisiIV. Feza Seyahatinin EkonomisiV. Feza Seyahatinin PolitikasıVI. Feza Seyahatinin EtiğiVII. Feza Seyahatinin GeleceğiFeza Seyahatinin TehlikeleriIX. Feza Seyahatinin Yararları I. Feza Seyahati II. Feza Seyahatinin Bilimi III. Feza Seyahatinin Teknolojisi IV. Feza Seyahatinin Ekonomisi V. Feza Seyahatinin Politikası VI. Feza Seyahatinin Etiği VII. Feza Seyahatinin Geleceği VIII. Feza Seyahatinin Tehlikeleri IX. Feza Seyahatinin Yararları Sıkça Sorulan Mevzular Antet Hususiyet Dış feza Feza yolculuğunun zamanı Feza seyahati Feza seyahatinin bilimi Yolculuk rehberi Feza yolculuğunun teknolojisi Keşfedilmemiş Feza seyahatinin ekonomisi Yıldızlı Yolculuk Feza seyahatinin siyaseti I. Feza Seyahati Feza yolculuğu yüzyıllardır insanlığın bir düşsel olmuştur. Bunun olası olabileceğini öne devam eden ilk fert 16. yüzyılda İtalyan astronom Galileo Galilei’ydi. 19. yüzyılda Rus bilim insanı Konstantin Tsiolkovsky füze itkisinin ilk teorilerini geliştirdi. 20. yüzyılın başlarında Amerikalı füze öncüsü Robert Goddard ilk sıvı yakıtlı roketleri inşa etti ve fırlattı. İlk insanlı feza uçuşu, Yuri Gagarin’i Dünya yörüngesine taşıyan Sovyetler Donanması’nin […]

0 Yorum

Yorum Yaz

Rastgele